Kanal Tedavisi - Yalı Diş
277
page-template,page-template-full_width,page-template-full_width-php,page,page-id-277,bridge-core-2.8.4,qodef-qi--no-touch,qi-addons-for-elementor-1.5.4,qode-page-transition-enabled,ajax_fade,page_not_loaded,,qode_grid_1300,footer_responsive_adv,qode-theme-ver-26.8,qode-theme-bridge,qode_header_in_grid,wpb-js-composer js-comp-ver-6.6.0,vc_responsive,elementor-default,elementor-kit-240
 

Kanal Tedavisi

Kanal tedavisi, dişin pulpasının (diş içerisindeki damar-sinir paketinin) çürük ya da travma gibi etkenlerle geri dönülmez bir şekilde hasar gördüğünde, çekilmeden ağız içinde sağlıklı olarak kalabilmesi amacıyla gerçekleştirilen bir müdahaledir.

Hasar görmüş veya hastalanmış pulpa çıkarılmazsa diş ve çevresindeki dokularda enfeksiyona neden olur. Pulpa içerisindeki iltihap sadece kanal içerisinde sınırlı kalıyorsa tedavi sırasında dişin canlı olma ihtimali vardır. Ancak dişin kök ucunu da içine alan bir iltihap söz konusuysa muhtemelen diş canlılığını yitirmiş demektir. Canlı dişlere yapılan kanal tedavilerindeki başarı oranının iltihaplı dişe yapılandan daha yüksek olduğu bildirilmektedir.

Kanal tedavisi yapılmadan önce ilgili diş lokal anestezi ile uyuşturulur. Böylece hem hastanın var olan ağrısı dindirilir hem de tedavi sırasında ağrı duymaması sağlanır.

Diş uyuşturulduktan sonra pulpa kanal aletleri yardımıyla çıkartılır, kanallar şekillendirilerek uygun bir form verilir, yıkanır, kurutulur ve kök kanalları doldurularak tedavi tamamlanır. Canlı dişlerde kanal tedavisi genelikle tek seansta tamamlanmaktadır.

İltihaplı dişlerde ve kanal tedavisi tekrarlarında ise tedavi dişin durumuna göre 2-3 seans sürebilmektedir. Kök kanallarının temizlenip şekillendirildiği ilk seanstan sonra dişin içerisine antiseptik bir madde yerleştirilerek pansuman yapılır. Bir sonraki seansta hastanın mevcut semptomları geçmişse ve yenileri oluşmamışsa kanal tedavisi tamamlanır.

Hastanın lokal anestezinin (uyuşukluğun) etkisi geçene kadar çiğneme yapmaması önerilir. Çünkü uyuşukluğunun etkisiyle dilini ve dudağını ısırabilir.

Tedaviyi takip eden birkaç gün süreyle dişin üzerine basmakta ağrı olabilir. Bu normaldir. Genellikle tedaviye başlamadan önce ve tedavi sırasında hastanın antibiyotik kullanması gerekmez.  Ancak dişte şişlik, zonklama tarzında veya temas sırasında ağrı oluşuyorsa hastanın hekimine başvurması gerekir.

Kök ucu iltihabı olan dişlerde iki seans arasında zaman zaman diş çevre dokularında şişlik ve ağrı ile karakterize akut alevlenmeler (flare-up) meydana gelebilir. Bu durumda hastanın, hekimi tarafından reçete edilecek bir antibiyotik kullanması gerekebilir.

Kanal tedavisi tamamlandıktan sonra dişin sızdırmaz bir üst yapı ile kapatılması ağız içindeki varlığını uzun süre devam ettirebilmesi açısından önemlidir. Bu sebeple kanal tedavisinden sonra gecikmeden üst yapısı da tamamlanmalıdır.

Tedavi yapılan dişte ciddi derecede madde kaybı varsa dişin kuronlanması gerekebilir. Bu süreçte hasta dişin kırılmaması için tedavi gören taraf ile sert besinler çiğnememeye özen göstermelidir.

Kanal tedavisi başarıyla tamamlanmış ve uygun üst yapıyla restore edilmiş bir diş, ağız içindeki diğer sağlıklı dişler gibi varlığını sürdürebilir.  Ancak  kanal tedavisi yapılan dişin daha kırılgan olduğu ve tıpkı diğer dişler gibi yeniden çürüyerek enfeksiyon oluşturabileceği unutulmamalıdır. Bu nedenle hastanın kontrollerini yaptırmak için tedaviden sonraki 6 ayda bir dişhekimini ziyaret etmesi önemlidir.

Size nasıl yardımcı olabiliriz?